Spor özellikle de Fenerbahçe tutkum.Gerçeği yansıtmayan haksız yazılara karşı yazmak için buradayım

5 Ekim 2016 Çarşamba

Halı Saha Maçlarındaki Dram

Halı Saha Maçları Bir Tutku  Olduğu Kadar Aynı Zamanda da Bir Dram!

Neden mi?

Futbol  7’den 70’e herkesin ilgisini çeken bir tutku. Her yaş grubu mutlaka bir şekilde futbolla tanışır. Kimileri profesyonel  anlamda kimileri amatör olarak futbolun içinde yer alırlar.
Halı saha maçları tutkunun ötesinde olan bir durumdur. En kolayı gibi görünen halı saha maçları en zor olanıdır. Zor olmasının nedeni 14 adamı bir araya getirip aynı amaç doğrultusunda bir arada tutmak  gerçekten zordur.

Halı saha maçları halı sahayı ayarlayan ve bir arada top oynayacak adamları bir ara getiren kişi için aslında kocaman bir dramdır.

Nedenine gelince,

Maçlar genelde yediye yedi oynandığı için maçı organize eden için diğer 13 kişiyi ayarlamak oldukça beyin yorucu bir iştir.
Halı sahayı ayarlamak, saati ayarlamak, daha evvelden aranıp maç teklifi yapılan arkadaşları tekrar arayıp saat bildirmek, maça gelmeyip son dakika golü atan arkadaşların yerine alelacele telefon rehberine bakıp yeniden gelmeyenin yerine mevki adamı çağırmak oldukça zahmetli bir iştir., İçindeki futbol oynama arzusuna rağmen oynayamamak gibi bir dizi sorunsalın bünyede oluşturduğu ruhsal bir drama sahne olmaktır halı saha maçları organizasyonları. Ayrıca kişiye yüklenen telefon masraflarıda bu işin başka bir cabasıdır.

Birbirini sevmeyen arkadaş gruplarını bir araya getirmemek ve tatsızlık* çıkmaması* için elinden geleni yapan, ama adam eksikliğinden kaynaklanan sorunlar yüzünden bu grupları bir arada oynatarak düzelirler ümidiyle yaşayan*, iki ucu boklu değneğe* sahiptir organizatörün dramı.

Bu dram sadece yukarıda ki sorunlarla da sınırlı kalmıyor elbette. Bir maçta maça gelenler sadece topunu oynayıp giderken, maçı organize eden organizatör bir sonraki maçı düşünür. Bir sonraki rakibi, sahayı, maçın oynanacağı saati ve oynatacağı oyuncuları düşünür. Diğer oyuncular için bir maç bitmiştir. Fakat organizatör için biten maçın ardından daha oynanmayan maç oynanmaya başlanmıştır.

Ayrıca, halı saha maçları az da olsa maliyetli bir iştir. Saha parası, top parası, forma parası vb. küçük masraflar vardır. Takım arkadaşlarından bu paraları toplamak organizatörün işi olup, işin en zor yanıdır. Param yok diyene tamam biz hallederiz denip oyun oynamak isten kişiniz şevkini kırmamaya çalışır maç organize eden kişiler.

Bir de sürekli geç kalmalar söz konusudur maçlara. Alışkanlık haline gelmiştir maçlara geç kalmak ya da tam saatinde gelmek. Bu durum bile tutkuyu drama çevirmeye yetmektedir.

En büyük dram ise, bir iki maç kadroya yazılmadığını gören kişilerin attığı triplerdir. Bu triplere göğüs germek organizasyonu yapan kişi için gerçekten zordur. Herkes her maç oynamak isterken adam fazlalığında çağırılmadığını gören kişilerin tribi çekilecek bir durum olmamasına rağmen yine organizasyonu yapan kişi ya da kişiler yılmadan bu özveri içinde var olmaya devam ederken takdiri en az hak eden kişilerdir.

Ve bunca uğraşa ve emeğe rağmen maç organizasyonunu yapan kişiler için  kaçınılmaz sondur  ‘’İstenilmeyen adam’’ olmak.

İstenilmeyen adam olmak tutkunun dramla bittiği andır organizasyonu yapan kişiler için.

Böylelikle yeşil sahada aranan mutluluk çoğu zaman organizasyonu yapanlar için ruhsal hezeyan ile son bulmaktadır


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder