Son günler de üst üste gelen galibiyetler le birlikte Fenerbahçe taraflı tarafsız herkesin övgüsünü kazanmaya başladı.
Hatırlanacağı gibi sezona belki de tarihinin en kötü
başlangıcını yaparak başlayan Fenerbahçe’de taraftar ile takım arasında kopukluklar
oluşmuş, maçlar neredeyse boş tribünler önünde oynanırken, maçlara gelen ve gitmeyen
taraftarlar başkan Aziz Yıldırım’ı istifaya davet
ediyordu. Üstelik medya da bu davete çanak tutuyordu.
Taraflı tarafsız herkes de ortak tek düşünce vardı! Aziz Yıldırım bıraksın artık. Tek suçlu Aziz Yıldırım!
Halbuki Fenerbahçe kaybettiği maçlarda bile fena top
oynamıyordu. Takım oyun içerisinde her şeyi
denemesine rağmen bir türlü sonuca gidemiyor, olmayacak bir pozisyon da golü
kalesinde gördükten sonra, yediği golü çıkaramamanın sancısını yaşıyordu. Bu
sancı haliyle Fenerbahçe’nin her tarafına kök salıyordu.
Ligin 8. Haftasında Konya’da,
penaltı golüyle kazanılan Atiker Konya maçıyla
birlikte derin bir oh çeken Fenerbahçe, bir hafta sonra kendi sahasında
rakibine 5 gol atarken, sağ şeritten sol şeride
geçişinin sinyallerini veriyordu.
Kadıköy’de dolu tribünler önünde oynanan Manchester
United maçında alınan galibiyet Fenerbahçe’de
kara bulutların dağılmasına sebebiyet verirken, ezeli rakibi Galatasaray karşısında da ortaya
konulan futbol ve neticesinde alınan 2-0’ lık skor Fenerbahçe’de hep bir ağızdan;
İnanın güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz. İnanın güzel günler göreceğiz inanın çocuklar dizlerini tribünlere koro halinde söyletiyordu.
Güneşli günler göreceğiz. İnanın güzel günler göreceğiz inanın çocuklar dizlerini tribünlere koro halinde söyletiyordu.
Rize’de alınan
farklı galibiyet ile de, Fenerbahçe Sürmene’den bu defa virajı yara almadan dönerken güzel ve güneşli günlere doğru yol almaya
devam ediyordu.
Peki Fenerbahçe’yi karanlıktan aydınlığa çıkaran sır neydi?
Burada iki etken vardı.
Birincisi;
7 hafta sonunda alınan başarısız sonuçlarla birlikte camiada
yükselen kongre sesleri, başkan Aziz
Yıldırım’ı bir hamleye itiyordu. Her fırsatta Yargıtay kararından sonra
başkanlığı bırakacağını açıklayan Aziz Yıldırım, camiada yükselen istifa seslerini
susturmak ve diğer başkan adaylarının
önünü kapatmak adına yaptığı hamle ile camianın ve taraftarların gönlündeki
başkan adayı Ali Koç, Kadıköy’de 1-1 biten
Alanyaspor maçının ardından, başkan Aziz
Yıldırım’ın isteği ve arzusu ile ‘’2018 Mayıs ayındaki olağan
kongrede şartlar ne olursa olsun bir kere adaylığımı koyup seçime girmek istiyorum. Yöneticiyken de,
taraftarken de, işler kötü giderken, kulübümüz sıkıntıdayken, olumsuz
tecrübeler yaşarken kongre çığırtkanlığı yapmak ne benim fıtratımda var ne de
bunu tasvip ediyorum. Onun için sezon daha yeni başlıyormuş gibi dört kolla
sarılmamız lazım ’’ diye başkanlığını açıklarken, taraftara da birlik çağrısı yapan Ali Koç, “Tribünün bu hali kabul
edilebilir değil. Şartlar ne olursa olsun, o yüzden sezon yeni başlıyormuş gibi
çubukluya sahip çıkmamız lazım. Sonuçta hepimizin ortak sevdası çubuklu. O
yüzden birbirimize zarar vermeyelim. Yönetimimiz ne zaman uygun görürse o zaman
kongre olacaktır. 2018 Mayıs ayında zaten olağan kongremiz var. Bunun dışında
da kulübümüzü camiamızı sıkıntıya sokacak televizyondaki ciğeri beş para etmez
adamlara malzeme verecek konuma gelmeyelim. Anca beraber kanca beraber” ifadelerini
kullanarak önce camiada ki çatlak seslerin önüne geçerken, taraftarı da yavaş
yavaş tribünlere çekmeyi başarıyordu.
İkincisi;
20
Ekim’de Old Trafford ‘a Manchester United’a karşı alınan 4-1’lik yenilgiden sonra ağır eleştirilere maruz kalan ve tartışılır hale gelen
Teknik Direktör Dick Advocaat’ın ‘’ Benden
daha iyisini bulurlarsa getirsinler’’ sözleri hocanın kendine olan
güveninin yansımasıydı. Bu açıklama son derece yerinde bir açıklama olurken hem
futbolculara hem de camiaya ve medyaya önemli mesajlar veriyordu.
Fenerbahçe’ de tam zamanında yapılan iki kritik hamle ile,
karanlıktan aydınlığa doğru yol alırken ‘’
Şeytan detayda gizlidir’’ sözünde
ki gerçeğin yansımasını yaşıyordu.
Güneşli
günlerin mimarı olarak başta, başkan Aziz Yıldırım’ın isteği ve arzu ile başkanlığa adaylığını açıklayan Ali Koç’un birlik, beraberlik çağrısı ile camiada yükselen çatlak seslerin son
bulması ve saha kenarında ve idmanlarda
futbolculara tam bir baba muamelesi yapan Dick Advocaat’ ın üstün futbol bilgisinin olduğu gerçeğini kabul etmek
gerekmektedir.
Malum mevsim
kış! Şampiyonluğa giden yolda ufak tefek kazalar olabilir. Fakat bu yol
kazaları Fenerbahçe’de yanan ışığı söndürmeyecektir.
Fenerbahçe’liler
artık mutlu, gelecekten daha umutlu. Çünkü Ali Koç’ un dediği gibi Lig
daha yeni başlıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder